Burası Şehr-i Hüzün.

Burası yüreğini Hüznün kara yeline kaptırmış
Ayrılığı en acı haliyle yaşamış olanların şehri.
Yağmurun gözyaşlarından oluştuğu,
Gök gürültüsünün hıçkırıklarla coştuğu,
yıldırımların yeni ayrılıkların habercisi olduğu bir şehir.
HER İNSANIN BİR HİKAYESİ,
HER HİKAYENİN BİR ŞİİRİ VARDIR...

ihtiyar gözü

zaman akıp giderken
geriye dönüp bakamıyoruz bile.
dün papatyalar toplarken,
bugün dökülen yaprakları sayıyoruz.
cıvıldaşan kuşların yerine,
kaçışan böcekleri görüyoruz.

yelkovan akrebi daha hızlı kovalıyor,
bebek tenin artık buruşmuş.
ağarmış saçların daha bir ahenkli,
kırışmış yüzün daha bir ışıltılı,
ve çökmüş gözlerle karşımdasın.

seni görüyorum kimseler yokmuşcasına,
bakışlarınla yaşıyorum tüm geçmişi tekrardan,
ellerim titriyor hakimiyetsizce,
kalbim bedenime isyan edercesine atıyor,
1-2-3 ve sen..

esir yüreğime, zindan olmuş damarlarım
bırakmıyorlar seni yaşatsın bedenime.
dört bir yandan sarılı bitap yüreğim
ne kadar çırpınsada iflahı yok.

menfi çabalar içindeyim
zaman dahi kafi değil.
sensizliğe aç bedenim,
yakarışım değil bu son vedam.

İNCİ TANESİ zeynep tunç

0 yorum:

    Şiirlere Yapılan Son Yorumlar